Yaşam

Yaşam Haberleri

Gelin ve damat tulum, maske, eldiven ve koruyucu gözlükle 'Evet' dedi

Çiftlerin, şahitler dışında hiç kimsenin kabul edilmediği nikahları, nikah memuru Gamze Çelik tarafından kıyıldı. Nikahta, gelin ve damat gibi şahitler ve evlendirme memuru da maske takarak virüse karşı önlem aldı.

İzolasyonun getirdiği travmaya dikkat: Evde zamanı verimli geçirin

Altınbaş Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Fatoş Altınbaş, Türkiye'deki vatandaşların Akdenizli kimliğine sahip olduğunu söyleyerek, koranavirüs salgını nedeniyle uygulanan sosyal izolasyona uyum sağlamakta güçlük çektiğini belirtti.

Evde kalanlar ekmek yapmaya başladı, talep yüzde 1500 arttı

Koronavirüs salgını sebebiyle 'evde kal' uyarılarını dikkate alan insanların dijital tüketimi arttı. Evde geçirilen sürenin uzamasıyla vatandaşlar, dışarıdan almak zorunda kaldığı bazı ihtiyaçlarını evde yapmaya başladı. Onların başında da ekmek yapımı geliyor. Cimri.com'a göre, ekmek yapma makinesine olan talep yüzde 1500 arttı. Talebin bu kadar çok olması fiyatlara da yansıdı. E-ticaret sitelerinde makinenin fiyatı 3 bin liraya kadar çıkarken ürüne 'tükenmek üzere' ibaresi eklendi.

Kağıthane'de 'Rota yeniden oluşturuldu'

BANKLARA MESAJLI LEVHALAR YERLEŞTİRİLDİ

Yasağın ardından piknik alanları boşaltıldı

Koronavirüs (Covid-19) salgını ile mücadele kapsamında alınan önlemlere yenileri ekleniyor.  Eyüp Sultan Belediyesi, Kurt Kemeri Sosyal Tesisleri'nde araçlarla anons yaparak mangal yakan ve piknik yapan vatandaşları uyardı. Ayrıca görevli memurlar vatandaşlara eldiven ve maske dağıtımı yaparak bilgilendirmede bulundu.

Mobil gardırop uygulaması şıklığı hedefliyor

Hangi ortamda ne tür bir kıyafet giyeceğine karar veremeyen, karar verse bile içine sinebilecek kombinasyonlar oluşturmakta güçlük çekenler için yeni bir mobil uygulama geliştirildi. Altınbaş Üniversitesi Kuluçka Merkezi'nde faaliyet gösteren Gona Trend, geliştirdiği Gardırop Uygulamasını kullanıma sunmaya hazırlanıyor.

NE GİYECEĞİNİZE MOBİL UYGULAMA KARAR VERECEK

Altınbaş Üniversitesi Kuluçka Merkezi'nin ilk şirketi unvanına sahip Gona Trend'in kurucu ortağı Gonca Gül Özer, şirketin moda trendleriyle ilgili araştırmalar yürüttüğünü söyledi. Moda trend analizi çalışmalarına destek sağlaması amacıyla patentli bir Gardırop Uygulaması geliştirdiklerini anlatan Gonca Gül Özer, hem Android hem iOS platformlarında çalıştırılabilecek uygulamanın, kişinin gardırobundaki giyim eşyalarının kaydını tutarak, giyim esnasında yaptığı seçimleri kolaylaştırmayı amaçladığını belirtti. Kullanıcıların uygulama sayesinde dolabındaki kıyafetlerle ilgili ön izleme sağlayabileceğini belirten Gonca Gül Özer, 'Kişi herhangi bir kıyafeti üzerine giymeden, giydiğinde nasıl görüneceğini anlayabilecek. Böylece hem zamandan tasarruf edecek hem de bu konularda daha az kafa yormuş olacak' diye konuştu.

HERKES MODAYA UYGUN GİYİNEBİLECEK

Gül Özer'in verdiği bilgiye göre uygulama, her giysinin ne zaman ne için veya hangi ortamda giyildiğine dair bilgileri kaydederek, kullanıcıya daha sonraki seçimlerinde giyilme sıklığını ve en son ne zaman giyildiğini gösterecek. Uygulama, amaç belirtilmesi halinde önceki tercihlere bağlı olarak veya yeni trendlere dayalı ve moda uzmanının önceden belirlediği özelliklere göre giysi ve kombin önerisi yapacak. Uygulama, yeteri kadar veri topladığında kullanıcıya istatiksel yöntemlere dayalı öneriler de sunacak.

ALTI AY SONRA HAZIR

Uygulamanın yazılımı üzerinde Altınbaş Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Oğuz Karan ve son sınıf öğrencileri İpek Çağla Genç ve Büşra Nur Aydemir ile bir çalışma yürüttüklerini anlatan Gonca Gül Özer 'Geliştirmekte olduğumuz yazılım şu an kodlama aşamasında. Altı ay gibi bir süre zarfında hayata geçmesini hedefliyoruz' ifadelerini kullandı.

UYGULAMA NASIL ÇALIŞACAK?

Proje üzerinde çalışmalarını yürüten Altınbaş Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği son sınıf öğrencileri İpek Çağla Genç ve Büşra Nur Aydemir, geliştirdikleri yeni uygulamanın çalışma sistemi hakkında bilgi verdiler. Mobil uygulamanın teknik altyapısı ve çalışma prensibini anlatan İpek Çağla Genç ve Büşra Nur Aydemir, şu bilgileri paylaştılar:

'Kullanıcılarımız uygulamamız içerisine kıyafetlerinin fotoğraflarını çekip yükleyecek. Yüklenen kıyafetler kategorilerine, desenlerine ve renklerine göre ayrılacak. Bu ayrılan kıyafetlerini istedikleri zaman gardıroplarında görüntüleyebilecekler. Kullanıcıların yüklediği kıyafet fotoğraflarını sistemimiz 3 boyutlu hale getirecek. Bu üç boyutlu fotoğraflar, uygulamamızda oluşturduğumuz avatar üzerine giydirilebilir hale gelecek.'

Programın kombin önerilerini temel olarak giyilecekleri ortama göre hazırlayıp kullanıcıya sunacağını belirten İpek Çağla ve Büşra Nur, 'Örnek vermek gerekirse iş toplantısına gidecekseniz eğer uygulamamız, iş kıyafetleri kategorisinde bulunan kıyafetler içerisinden kullanıcıya öneride bulunacak. Uygulamamızın uygun kombin yapmakta zorlanan kullanıcılara büyük kolaylık sağlayacağını düşünüyoruz' şeklinde konuştular.

Çocuklar depremin yaratacağı travmayla nasıl başa çıkar

Manisa ve Elazığ başta olmak üzere faklı bölgelerde ardı ardına yaşanan depremlere maruz kalan çocukların ruh sağlığı da büyük önem taşıyor. Uzmanlara göre depremi birebir yaşayan ya da yalnızca medya kanalları aracılığıyla deprem bölgesinde yaşanan travmayı gören çocuklar, depremin nasıl gerçekleştiğini zihinlerinde işleyemiyor. Uzmanlara göre belirsizlik, çocuklarda endişe ve kaygı yaratabileceği gibi kalıcı sorunlara da yol açabiliyor.

'DEPREM GEÇTİ, BİTTİ DEMEK ÇÖZÜM YARATMAZ'

Özyeğin Üniversitesi Çift ve Aile Merkezi (ÖzÜÇAM) Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Selenga Gürmen'e göre çocukların depremle ilgili duygu ve düşüncelerini kendi kelimeleriyle ifade etmelerine ebeveynlerin olanak sağlaması gerekiyor. Gürmen, 'Çocukların yaşadıkları korku ve panik duygularının doğal olduğunu onlara anlatmamız gerekiyor. Depremin tekrarlanabilen bir doğal afet olduğunu gelişimsel yaşlarına uygun olarak anlatmak çok önemli. Bazen çocukları geçiştirmek, geçti bitti demek rahatlatıcı bir fikir gibi gözükse de hem gerçekçi değildir, hem de çocuklarımızın işlemesi gereken duyguları bir kenara itmemize sebebiyet verebilir' dedi. Depremi yaşayan çocuklara uzmanların yönlendirmesiyle aileleri ve öğretmenleri tarafından özel destek verilmesi gerektiğini belirten Selenga Gürmen, aynı travmayı yaşamak zorunda kalsalar bile hazırlıklı olacaklarını anlatmaları gerektiğine vurgu yaptı.

Selenga Gürmen, 'Aileler çocuğun travma öncesi düzenini mümkün olduğunca tekrar kurmaya özen göstermeli. Büyük bir travma sonrası çocuklar sorumluluklarını bir kenara atıp altını ıslatma, parmak emme gibi daha erken gelişimsel döneme ait davranışlarına geri dönmeye meyilli olabilir. Bu durumda aileler çocuklarına ufak tefek sorumluluklar vermeli, çocuğu kendi hayatıyla ve aileyle ilgili konularda karar bildirmeye teşvik etmeli. Buna rağmen çocukta geçmeyen endişe ve korku hali, bebeklik davranışlarına dönüş, okulda ve evde davranış bozuklukları, uyku bozukluğu, ergenlikteyse sağlıksız seksüel yatkınlık, kendini ve başkalarını tehlikeye atacak şiddet davranışları varsa acilen bir uzman ile görüşülüp yardım alınması gerekir. Çocuklarda ve ergenlerde bu gibi davranışların tedavi edilmemesi ya da geç müdahale edilmesi ileride çocuğun yetişkinliğine sirayet eden duygu durum bozukluklarına yol açabilir' dedi.

'ÖĞRETMENLERE DE GÖREV DÜŞÜYOR'

Özyeğin Üniversitesi Çift ve Aile Merkezi (ÖzÜÇAM) Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Selenga Gürmen, depremi direkt yaşamamış ancak sosyal medya ve televizyon aracılığıyla insanların acısına ve depremin yaydığı korkuya maruz kalmış çocuklar için de ailelerin ve öğretmenlerin uygulaması gereken davranışlar söz konusu olduğuna dikkat çekti. Gürmen'e göre aileler ve okullarda öğretmenler çocuklara güvende olduklarını hatırlatırken deprem gibi bir afetle her zaman karşı karşıya kalabileceklerini de anlatmaları gerekiyor. Gürmen; 'Çocuklara deprem gerçeğini ve hazırlık yapmalarının ne kadar önemli olduğunu açık açık anlatmalıyız. Bilinçlendirme açısından deprem öncesinde, sırasında ve sonrasında yapılması gerekenler uygulamalı olarak aktarılmalı. Hatta aileler bunu birlikte vakit geçirme etkinliğine dönüştürüp çocuklarıyla beraber deprem çantası hazırlayabilir, evdeki büyük eşyaları çocuklarının yardımıyla sabitleyebilir ve depremin yaratacağı olumsuzluklara karşı önlemler alabilirler. Merhamet ve yardımlaşma duygusunu desteklemek amacıyla deprem bölgesine yardım kutuları  hazırlama görevi çocuklara verilebilir. Maruz kaldığı görüntülere bağlı olarak çocuklarda günlük hayatlarını etkileyecek kadar yoğun korku, aile bireylerinden ayrıldığında rahatsızlık, evden çıkmak istememe gibi sorunlar yaşanıyorsa mutlaka bir psikologla iletişime geçilmeli. Psikologla yapılan görüşmenin ardından bir terapi süreci başlatmak gerektiğine kanaat getirilirse bu süreç hemen başlamalı hatta bu aşamaya aile ve çocuğun öğretmeni de dahil olmalıdır' diye konuştu.

'KENDİMİZİ İKİ HAFTA BOYUNCA GÖZLEMLEYELİM'

Çocuklara yardımcı olabilmek için öncelikle yetişkinlerin korku, endişe ve panik gibi duyguları yönetebilmesi gerektiğini ifade eden Selenga Gürmen, ebeveynlerin mümkün olduğunca sakin kalması gerektiğini, depreme bağlı olarak artan stres seviyesi neticesinde kalp çarpıntısı, yeme ve uyku bozukluğu gibi sorunların ortaya çıkabileceğini ancak yaşanan bu paniğin normal olduğunun altını çiziyor. Gürmen, 'Yetişkinler olarak iki hafta boyunca kendimizi gözlemleyelim. Ancak iki haftanın sonunda hala büyük bir endişe, uyku ve yeme bozukluğu, kalp çarpıntısı gibi semptomlarımız devam ediyor, kendimizi büyük bir umutsuzluk ve buhran içinde hissediyorsak veya her an tekrar aynı travmayı yaşayacağımızı düşünüp günlük hayatımızı erteliyorsak mutlaka bir uzmandan yardım almalıyız. Özyeğin Üniversitesi bünyesinde kurduğumuz Çift ve Aile Merkezi ÖzÜÇAM, bu konuda ailelere her türlü desteği vermek için hazır' şeklinde konuştu.

Eşi için 40 günde 20 kilo verdi

İstanbul'da yaşayan Melahat Erol'a 20 yıl önce şeker hastalığı teşhisi konuldu. 20 yılın ardından kalp rahatsızlığıyla hastaneye kaldırılan talihsiz kadında böbrek yetmezliği hastalığının başladığı belirlendi.

Uzmanından uyarı: Yakın arkadaşlar sigara, obezite ve boşanmalara neden oluyor

İstanbul Aydın Üniversitesi'nden (İAÜ) Psikiyatrist Prof. Dr. Cebrail Kısa, uzun zaman geçirilen arkadaşlara dikkat edilmesi konusunda uyarılarda bulundu. Fazla zaman geçirilen arkadaşların sigara, alkol, obezite hatta boşanmaya bile neden olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Kısa, 'Genelde gelişim çağında aileden destek görmeyen kişiler, arkadaşlarını rol-model alma, olumlu veya olumsuzu her davranışı kopyalama yönünde hareket eder' diye konuştu.  

Ekrem Coşkun Dönerde Wilma Elles Kuyruğu

Beyaz perdenin ve televizyon ekranlarının ünlü oyuncusu Wilma Elles, kameralara Beşiktaş Ekrem Coşkun dönerde yakalanınca showunu yaptı.

'Sosyal medya insanları daha çok strese sokuyor'

İstanbul Aydın Üniversitesi, Üsküdar Üniversitesi ve MEB İstanbul İl Müdürlüğü işbirliğiyle gerçekleştirilen 'Yeni Medya ve Aile Çalıştayı'nın sonuç raporu yayınlandı. Raporda çarpıcı bulgulara yer verildi. Yeni medya kavramının sosyal ve kültürel hayattaki etkilerini izlemek ve değerlendirmek amacıyla düzenlenen çalıştayda; iletişim, tıp, adlî bilimler, psikiyatri, çocuk gelişimi, psikoloji ve sosyoloji gibi farklı alanlarda çalışan uzmanlar, sağlıklı veri oluşturulması amacıyla bir araya geldi. Çalıştayda; 'Yeni Medya ve Etik', 'Yeni Medya ve Bağımlılık', 'Yeni Medya ve Ebeveyn-Çocuk İlişkisi', 'Yeni Medya ve Eşler Arası İletişim', 'Yeni Medya ve Sağlık Sorunları', 'Sosyal Politikalar ve Hukuki İyileştirmeler'' olmak üzere altı başlık üzerine değerlendirmeler yapıldı.

Farkındalığa Yolculuk Projesi

(Biz bir gün değil her gün engelleri aşıyoruz.) İzmir Menemen Belediyesi Engelli Çalışma Grubunda yer alan genç sosyal çalışmacı ve işaret dili uzmanı Meryem ÇINAR, engelli ve gönüllü arkadaş ekibi ile birlikte engelli vatandaşların sorunlarına dikkat çekmek, hayatını kolaylaştırmak ve işaret dili eğitimini desteklemek amacıyla hazırladıkları ‘’Farkındalığa Yolculuk’’ adlı projesi ile birlikte bu konudaki duyarlılıklarını ortaya koydular.

EKG Derneği Başkanı Akgün’den, Taziye Mesajı

İl Milli Eğitim Müdürlüğü İnsan Kaynakları Şube Müdürü Hüseyin DOĞAN Kardeşimiz Hakka Yürüdü, başta ailesi ve yakınları olmak üzere tüm eğitim camiamıza başsağlığı diliyorum.

Gazeteci Aydın Meral Vefat Etti

Uluova Gazetesi imtiyaz sahibi ve Hakimiyet Gazetesi ortaklarından Gazeteci Aydın Meral geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.

Demiral Ailesinin Acı Günü

İl Milli Eğitim Müdür Yrd., Kadim dostumuz, ağabeyimiz Vedat DEMİRAL’ın Oğlu, Elazığ Belediyesi Basın Ve Halkla İlişkiler Müdürü Serhat DEMİRAL’ın ağabeyi, Kuveyt Türk Elazığ Şubesi Müdür Yrd. Ferhat DEMİRAL kardeşimiz, Hakk'a yürüdü.

Yatağınıza akıllı telefonla yatmayın

Dondurucu ve kasvetli bu kış günlerinde pek çok kişi kendisini keyifsiz, isteksiz, halsiz, yorgun hatta tükenmiş hissediyor.

YANILMAZ AİLESİNİN ACI GÜNÜ

Elazığ Belediyesi Özel Kalem Müdürü Muhammed Talha Yanılmaz’ın anneannesi Hatice Can vefat etti.

Genç Çifte Mutluluklar Diliyoruz.

EKG Derneği Elazığ Şehir Tiyatrosu genel sanat yönetmeni Oğuzhan ÇAKMAK ile Gözde GÜLER Elazığ Belediyesi Nikah Salonunda evlilik yolunda ilk imzalarını attılar.

Bölgemizin Soğuk ve Yağışlı Havanın Etkisine Girmesi Bekleniyor!

Bölgemizin 25.12.2018 Salı günü öğle saatlerinden itibaren soğuk ve yağışlı havanın etkisine gireceği tahmin edilmektedir.

Toplam 201 haber.