MÜSİAD ELAZIĞ ZİMEM DEFTERİ UYGULAMASINI BAŞLATTI

Müstakil Sanayici ve işadamları Derneği (MÜSİAD) Elazığ Şubesi tarafından gerçekleştirilen, Osmanlı zamanında adet haline gelmiş olan Zimem Defteri uygulamasını gündeme getirerek yeniden yaygınlaşması için çalışma başlattı.

PAYLAŞ
Harput Sancak Haber - Harput Sancak Haber

Müstakil Sanayici ve işadamları Derneği (MÜSİAD) Elazığ Şubesi tarafından gerçekleştirilen, Osmanlı zamanında adet haline gelmiş olan Zimem Defteri uygulamasını gündeme getirerek yeniden yaygınlaşması için çalışma başlattı. Elazığ’da bulunan bazı mahalle bakkallarından veresiye defterini satın alarak dar gelirli ailelerin borçlarını silerek Zimem Defteri uygulamasını başlattı.

 

Zimem Defteri Geleneği Nedir?

 

Osmanlı zamanında Ramazan ayı gelince zenginler esnafları dolaşır, ‘zimem defteri’ denilen borç defterinin bir kısmını veya tamamını satın alırlardı. Zimem, zimmet kelimesinin çoğuludur. Zimmet burada borç demektir. Zimem defteri borçluların borçlarının yazılı olduğu defter demektir.

 

Osmanlı zenginleri, borçlarını ödeyemeyenlere yardımcı olurlardı. Bir de kendi isimlerinin bilinmemesini, gizli yapılmasını isterlerdi. Veremeyenleri tespit edip borçlarını öderlerdi. Durumu iyi olmayan fakirlerin de borçlarını öderlerdi. Eğer borcunu ödeyemeyen bulamazlarsa, borç defterini açıp rastgele bazılarının borçlarını öderlerdi. Bu olay, zimem defteri diye şöhret bulmuştur.

 

Zimem Defterlerinin satın alınması kampanyasına ilişkin konuşan MÜSİAD Elazığ Şube Başkanı Hasan Uzun, temeli Osmanlı Devletine dayanan Türk Ahi geleneğin yaşatılmasının çok önemli olduğunu vurguladı. Uzun açıklamasında “ Zimem Defterlerinin satın alınması uygulaması ile Osmanlılardan bize miras kalan ve önceki dönemlerden itibaren MÜSİAD tarafından uygulanan bu anlamlı geleneği İlimizde de yaşatmak istedik.

 

Uzun, Ramazan ayı nedeniyle, "Ne zengin kime yardım ettiğini, ne fakir kimin yardım ettiğini bilirdi. Zenginin mağrur olmadan vermesini, fakirin mahcup olmadan almasını sağlayan Zimem Defteri adetimiz asıl zenginliğin gönülde olduğunu çok güzel anlatıyor.

 

Geleneğimiz ve medeniyetimizden aldığımız ilhamla. Türkiye'nin ekonomik büyüme, toplumsal kalkınma, teknolojik ilerleme gibi meselelere kendi kimliği ve üslubu doğrultusunda daha iyi yerlerde olacağını vurguladı.

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN