Eğitim Tatilde de Devam Etsin!
Albert Camus’un: ''Dünyanın insandan başka anlamı yoktur. Hayat anlayışımızı kurtarmak istiyorsak, insanı kurtarmamız gerekir.'' şu sözü gerçekten manidardır. Nitekim bir eğitimci olarak değerlendirdiğimizde, bu söz; bizlerin matematikçi, kimyacı yetiştirmekten ziyade insanlara/insanlığa faydalı bireyler yetiştirmemiz gerektiğini hatırlatmaktadır.
Eğitim, Geleceği Kazanma Savaşıdır” Bilelim ki; çocuklar, kendilerine söylenenlerden daha çok gördüklerine, yaşadıklarına ve tanık olduklarına itibar ederler. Onların şekillenmesinde; sözlerden daha çok yaşadıkları etkilidir. Bu nedenle doğru model olmak en önemli hassasiyetimiz olmalıdır.
Sistemin kurgusundaki temel amaç doğrultusunda; evde kazandığı veya kazanmadıkları değer ve yeterlikler ile okula gelen çocuklarımız doğru modeli/modelleri okulda buldukları oranda şanslı olup, hayata daha bir hazır oldular. Önemli olan okul bitiyor… İstikbalimizin teminatı olan yavrularımız eve dönüyorlar. Peki! Biz hazır mıyız?
Okulda kazandıklarını yıkmadan, çıktıkları basamakların üzerine bir veya iki basamak ileriye/yukarıya çıkarabilecek miyiz yaşatacağımız süreçte… Doğru model olmanın zaruretinin farkındalığında insan olmanın erdemini yaşarken, çocuklarımızın insan olmaları, hayata hazırlanmaları sürecinde yeterince şuurlandık diyebilir miyiz?
Eğitim, insanın inşa sürecinin, planlı yürütülmesi gereken süreç olduğunun farkındalığıyla anlam kazanır. Bu süreçte de evrensel değerlere uygun yaşamakla başlaması, devam ettirme hassasiyetinin gösterilmelidir.
Sürecin başlangıcında çocuklarımızın özgüvenini yıkmamalıyız…
Kendini tanımanın, yetenek ve yeterliklerinin evrensel değerlere uygunluğuyla anlam kazanacağının kabulüyle, ahlakın başlangıç kriteri olduğu hassasiyetinin model olarak bize düşen görevin farkındalığı önemlidir. Bu farkındalığın yavrularımızda sağlaması gereken özgüven en önemli başlangıç olacaktır.
Devamında da bizi biz kılan değerleri (Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker) İyiliği emretmek ve kötülükten men etmek ekseninde, öncelikli sıraya dayalı kazandırmak yönünde bizzat yaşayan olmalıyız.
Bu süreçte;
1. Yalandan/yalancıdan uzak kalmaya, yalancıya itaat etmemeye,
2. Çıkar için doğruları gizlememe/ çarpıtmamanın bireysel ve toplumsal kazanımlar açısından önemine,
3. Çevresinde sürekli kusur arayan, laf götürüp getirme huyunun toplumsal çöküşe neden olan hallerinin farkındalığında bu halden uzak kalmaya,
4. Hayra engel olma huyunun ve saldırgan tavır ve üslubun bireysel ve toplumsal açıdan yıkım yönlerine dikkat çekerken, bu hasletlerin yaşantı sürecinde yavrularımıza kandırma yönünde yaşayan doğru modeller olmamız gerektiğine dikkat çekeriz.
Bu hususların önemine dikkat çekerken, tatile gireceğimiz süreçte, çocuklarımızı; alacakları karneyle, karnedeki notlarla değerlendirmeden, hayata hazırlama yönünde mesuliyetimizin farkında olarak, onları, hataları nedeniyle eleştirerek, öğrenilmiş çaresizliği öğretmek yerine, onları sararak, sarmalayarak, değerleri salt söyleyen değil, yaşayan modeller olarak, doğru davranışları takdir ederek, onların öz güvenlerini kırmadan şahsiyetlerini destekleyerek, hayata hazırlamamız gerektiğine dikkat çeker, Şeyh Edebali’nin ‘’İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’’ sözü doğrultusunda eğitim vererek, yavrularımızı yücelterek, hayata hazırlama gayretinde olan, elleri öpülesi öğretmenlerimize ve değerli yöneticilerimize, istikbalimizin teminatı olan yavrularımız ve onların kıymetli anne ve babalarına en kalbi duygularımızla iyi tatiller diler, aldıkları ücretle kıyaslanamayacak emekleri önünde en kalbi duygularımızla saygılar sunarız.
