Yarınlarda Kaybolmak - Recep ÖREK

Yarınlarda Kaybolmak


Yarına dair umutlar bazen bir fanusun dünyasında silikleşir ya da kocaman bir yıldız olup gecenin beklenmedik bir anında aydınlatır yüreğimizi. Sabahın alacakaranlığından süzülen yarı aydınlığın bir anında hayatın neresinden başlasak sorgusu başlar. Yılların anlamı, ayların sıradanlıkları “günün küçük bir zaman diliminde” kendini test eder adeta. Önem atfettiğimiz bazı şeyler bir günün, hatta bir anın dünyasında anlam bulur ya da anlamsızlaşır. 

Bir gelecek aranır sokakların kalabalıklarında… Yarına dair umutlar bir anda kendini sorgulama moduna girer. Bir başlangıcın taşları dizilir esrarengiz bir akşamın sonsuz kızıllığında. Hayata atfettiğimiz anlam ve sloganlaşan yaşama dair umutlar bir tebessümle taçlanır. Çok ihtiyacımız vardır gerçekle sahte arasındaki o müphem gülümsemeye…  Yarına dair umutlarımıza bir kulvar açar. Hayatın sonsuz seçeneklerinin geniş kulvarlarında bir geleceğin beklentileri yavaş yavaş inşa edilir.

Bir yarının dünyasıdır bizi hayatla ilişkilendiren; olaylar, olgular, hatıralar...  Yılların birikintilerinden dalgalanan zihinsel travmalar kendince çözümler üretir. Yarınlara umutsuzca teslim ederiz bir geçmişin sermayesini. Kelimeler, cümleler ve bilinçaltı tamamen yarına odaklanır. Kopuk düşünceler, esrarengiz hayaller ve sıradanlaşan bir hayat karşısında bile bir yarının umudu düşer düşlerimizin dünyasına.  Yeni başlangıçların diyarlarında gezinir ve hoşgörünün çeşitli veçhelerinde bir anlam arayışına gireriz. Geçmişle geleceğin muhasebesi dalgalanır hüzünlü ruhumuzun tenha sokaklarında. Bir kayboluşun anlık spektrumlarında bazen kendimizi buluruz bazen de hiç uyanmamak üzere kayboluruz anıların dünyasında… 

Geçmişin hatıralarına yaslanır geleceğimiz. Umutlarımızı bir adalet terazisinde değil duyguların yoğun dünyasında tartarız. Sonuçlardan çok süreçlerin gizemli dünyasında ararız geçmişin güzelliklerini. Doyasıya anlatırız bizi yarı dinleyen insanlara. Ya biz hepsini anlatmaktan imtina etmişizdir ya da bizi dinleyenlerin dünyasında anlattıklarımızın bir karşılığı yoktur. Baş başa kalırız kendimizle; solgun, mağlup ve çaresizce.

Beklentilerin değişim dünyasında yarınları yeniden dizmek için planlar yaparız olup bitenlere aldırmadan. Karmaşık ruh halimizi resmederiz yazın dünyasının derin kuyularında. Bir gelecek daha çizeriz, olup bitene aldırmadan. Ama bir gün gelir derin düşüncelerin dar sokaklarında kayboluruz. Hayatla ilişkimizi sorgularız yarıyı geçen yaşımızla.  Bir umudun gölgesinde, bir yarının labirentlerinde,  bitmiş bir aşkın ayrıntılarında, geçmişin hatalarında, geleceğin sonsuz dünyasında bazen kendimizi ararız bazen de yarının dünyasını. Yarınların ıssız vadilerinde kaybolduğumuzu belki hiçbir zaman anlamayacağız.
 

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
28Şub
21Şub

5 Milyon Kişi Neden Yalnız?

02Şub

Bir Gecede Kaybedilen Yarınlar

10Ara

PISA Neden Önemli?

22Ekm