DEĞİŞİM - Zeynel Abidin BAŞARAN

DEĞİŞİM


Hz. Âdem, Havva’ yı Cennetten çıkarırken ;    

”Bak sevgilim, hızla değişen bir dünyada yaşıyoruz.” dedi.

*******

Düne ait ne varsa,

 Dünle gitti cancağızım.

 Bu gün için yeni şeyler söylemek lâzım… Mevlâna

 

 Kaleci Ateist idi; penaltı oldu.  ALLAH’ a dua etmeye başladı.

*****

DEĞİŞİM

        Küreselleşen dünya köyünde, teknolojik olarak bir değişime doğru hızla sürüklenmekteyiz; İletişim olanakları, ulaşım-taşıma olanakları, küresel ısınma ve kirlenme, silahlanma, insan olgusu, biyoteknoloji, GDO’lu yeni besin kaynakları, gen mühendisliği, bilgisayar teknolojisi, otomasyon, üretim teknolojisi, ürün niteliklerinin kalitesi, üretimde kullanılan malzeme çeşidi ve nano teknoloji derken hızla değişmekte ve küreselleşmekteyiz; devlerin izin verdiği ölçüde...

         “DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY, “DEĞİŞİMİN” KENDİSİDİR” deyimine göre, en çok neler değişti? Neler mi değişti? Kısaca özetleyelim; Mekânsızlık kavramı, her şey, her yerde, çevre olgusu değişti; enformasyon medya sarmalı, malzeme bilimi ve teknolojisi, yeni malzemeler ve güvenilirlik, farklı boyutlarda beklentileri karşılama anlayışı değişti; kalıtsal hastalıkların çözümünde büyük yenilikler gerçekleşti; organ nakli insan DNA haritası üzerinde de müthiş aşamalar kaydedildi; artık gen mühendisliği teknolojisi ile uysal ve asi toplumlar oluşturulabileceği bile söylenmektedir…

           Değişim, neden dizginlenememektedir? Dizginlenmeli midir? Yönetilebilir mi? Yoksa “o” mu bizi yönetmektedir? Değişimi kimler desteklemektedir; kimler karşı çıkmaktadır? Destekleyenler mi yoksa karşı çıkanlar mı haklıdır?

         Neden değişim bu kadar yaygındır?  Kim veya kimler neyi değiştirdi; neyle değiştirdi? Değişim neler getirmektedir? Bu değişimle birlikte, özellikle iletişimde, rahat yaşama konularında ve birçok alanda büyüdükçe, birçok hayati değerlerden de kopmakta mıyız?  En çok konuştuklarımız; Bilgi çağı..?  Genetik çağı..? Küreselleşme..? Yeni dünya düzeni..? Yaratıcılık..? Sürekli gelişme..?  Mükemmellik  modeli..?  Ve en son olarak ta Enformasyon Çağı’ nı konuşuyoruz. Yakındıklarımız ise;  Enflasyon,  işsizlik, gelir dağılımı, üretim; hukuk,  politika, siyaset; fırsat eşitliği; çevre kirliliği; eğitim, kamu hizmetleri, belediyeler, depremler, medya, tutum ve davranışlar ve daha niceleri…

          Gösterdiğimiz tek suçlu sistem… Bütün olumsuzlukları, hoşa gitmeyen her şeyin kaynağını “sistem”e dayandırır olduk.Neredeyse; süt kabına düşen samanda bile “sistem”in parmağını arar olduk. “

           Değişimin gerekli olduğuna inanmak için eğer bir takım olumsuzlukların kapımıza dayanmasını bekliyorsak, şundan emin olabiliriz; aklımızdan geçirmediğimiz daha nice olumsuzluklar, kapımızı zorlamaya başladı bile... Ünlü bir siyasetçi ve devlet adamının söylediği gibi; ”Avrupa Türkiye’yi göze alamıyor”. Amerika, tek başına dev kalmak istiyor; ama kimse Çin ve Japonya’yı durduramıyor. “

          İnsanı İnsan Yapan Değerler” den ödün vermeden; “Katılımcı Demokrasi”den ödün vermeden; “Çoğulcu Sistem”den ödün vermeden; sürekli gelişme ve yenileşmeden ödün vermeden;

          “Kaliteli Yaşam”dan ödün vermeden süratle değişmeli ve değiştirmeliyiz. Neyi değiştirmeliyiz? Elbette ki; önce kendimizi... Hayatınızı değiştirmek istiyorsanız, düşüncelerinizi değiştirin. (E. DEMİNG)

“Eskiler erdemin ışığıyla ortalığı aydınlatması için önce devlet işlerini yoluna koyarlardı.

Devlet işlerini yoluna koyabilmek için, önce ev işlerini yoluna koyarlardı.

Ev işlerini yoluna koyabilmek için, önce kendi kendilerine çeki düzen verirlerdi.

Kendilerine çeki düzen vermek için, önce düşüncelerini yoluna koyarlardı. Düşüncelerini yoluna koyabilmek içinse,  Bilgi eksikliklerini giderirlerdi.”  Konfükçiyus

          Değişim kolay mı? HAYIR! Değişimlere ayak uydurmak, uyum sağlamak çok çabuk gerçekleştirilebilecek bir gelişme değildir. Bilinçli, inançlı ve sabırlı bir süreç gerektirir.

          Değişimlere öncülük ederseniz, unutulmazlığın meşalesini taşırsınız elinizde. Değişimle bütünleşirseniz ıskartaya çıkmazsınız.  Değişimlerin kuyruğuna takılırsanız, silik de kalsanız, çağınızı yaşarsınız yine de...  Ama; değişimlere karşı çıktınız mı, kesinlikle tarih akışı içinde un ufak olursunuz....” diyen bir ünlü gazetecinin sözü doğrultusunda değişimin önündeki engelleri bir sonraki yazımızla izniniz olursa sıralayalım.

Saygılarımla 

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
29Haz

AGNOTOLOJİ BATI TOPLUMU VE BİZ

07Mar

Kadınlar Dünyadır

16Kas
05Kas
20Ekm

Özgüven ve Özdisiplin