KORKUTAN DEPREM UYARISI!

Elazığ'da son günlerde meydana gelen depremler tedirginlik yaratıyor. Deprem fay hattında bulunan Elazığ'da her zaman büyük bir deprem beklendiğini ifade eden Jeoloji mühendisleri mutlaka binaların güçlendirilmesi gerektiğini ve şehrin alt yapısının elden geçirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.

PAYLAŞ
Harput Sancak Haber - Harput Sancak Haber

Elazığ’da son günlerde meydana gelen depremler tedirginlik yaratıyor. Deprem fay hattında bulunan Elazığ’da her zaman büyük bir deprem beklendiğini ifade eden Jeoloji mühendisleri mutlaka binaların güçlendirilmesi gerektiğini ve şehrin alt yapısının elden geçirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.

Emekli Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Fevzi Bingöl Elazığ’ın deprem fay hattında olduğunu ifade ederek, bu fay hattının 7 büyüklüğünde bir deprem oluşturabileceğini belirterek, “Yıllardır söylediğimiz gibi Doğu Anadolu'da yer alan Bingöl, Elazığ, Malatya, Kahraman Maraş önemli bir deprem fay zonu üzerinde. Doğu Anadolu fay zonu. Bu fayın aktif olduğunu ve yaklaşık olarak 7 büyüklüğünde bir deprem oluşturabileceğini biliyoruz. Ancak depremlerin önceden bilinmesi mümkün değil yeri ve zamanı açısından. Yer olarak söyleyebiliyoruz, bu fay zonu üzerinde diye ama tam olarak kesin şu noktadır denilemiyor. Deprem önceden tespit edilemiyor ama bazı emareler, bazı veriler depremin yaklaştığını söyleyebiliyor. Şimdi bu tür faylar belirli zaman aralıkları içerisinde büyük depremler oluştururlar. İşte Doğu Anadolu fayı da 100 yıl, 120, 130 veya 150 yılda bir büyük deprem oluşturabiliyor. Mutlaka oluşturacak demiyoruz tabi. Oluşturabiliyor. Dolayısıyla buna baktığımız zaman olgunlaşmış mı fay, olgunlaşmamış mı? Eğer olgunlaşmışsa bir deprem beklenebilir.” dedi.

SON DEPREMLER ANA FAY HATTINDAKİ DEPREMLER DEĞİL

Prof. Dr. Bingöl, son günlerde meydana gelen depremlerin Doğu Anadolu fay hattında olan deprem olmadığını, bunların fayın yan kollarındaki depremler olduğunu ifade ederek, “Tabi Türkiye'nin değişik yerleri deprem açısından önemli ama Elazığaçısından baktığımız zaman, Elazığ'da biz yakın zamanlarda 5.5 büyüklüğündeki depremleri Sivrice, Karakoçan ve Kovancılar'da görmüştük. Ayrıca, son günlerde de 3.5, 4 büyüklüğünde depremler meydana geliyor. Ancak 3.5-4 büyüklüğündeki depremlere baktığımız zaman direkt Doğu Anadolu fay zonu üzerinde değiller bunlar. Bunlar Doğu Anadolu fay zonunun kolları dediğimiz, ona paralel ya da onun uzantısı olan daha küçük faylar üzerinde meydana geliyor. Esas ana fay üzerinde değil. Dolayısıyla bunlar bir öncüdür veya büyük bir depremin habercisidir diyemeyiz. Ancak bizim bölgemizde bu tür depremleri, zaman zaman, yılda birkaç kez yaşamak ihtimaldir. Bu çok da korkutucu değil.” diye konuştu.

ALT YAPIDA DEPREM AÇISINDAN ÖNEMLİ 

Prof. Dr. Fevzi Bingöl şehrin alt yapısının da deprem açısından önemli olduğunu belirterek , “Yeni bir yönetim değişimi oldu. Belediye Başkanı değişti. Belediye başkanının bu konularda seçim öncesi altyapıyla ilgili bazı proje ve önerileri vardı. İnşallah bunu da projeleri içerisine alır ve biran önce sadece evler değil, Elazığ'ın altyapısı da önemli deprem açısından. Çünkü biliyorsunuz Elazığ'ın altyapısı 1980'lerin sonunda yapıldı. Daha sonra Yeni mahallelerin altyapıları yapıldı ama esas şehrin altyapısı duruyor. Büyük bir depremde Elazığ'ın altyapısı tuz-buz olur. Bu da şehir için çok büyük bir problem olur.  İnşallah yeni başkan altyapıyla beraber bina stoklarını da çıkararak gerekli çalışmaları yaparlar. Çünkü binaların yüzde kaçı depreme dayanıklı, yüzde kaçı depreme dayanıksız bu maalesef tam olarak bilinmiyor. İnşallah bunlar da çıkartılır ve biran önce artık kentsel dönüşümle mi başka şekilde mi, yıkılma ihtimali yüksek olan binalar biran önce ya güçlendirilir ya da tamamen yıkılarak yeni depreme dayanıklı binalar yapılır.” dedi. 

DEPREMİN ŞİDDETİNDE FARKLI AÇIKLAMALAR

Elazığ’da son günlerde meydana gelen depremler tedirginlik yaratırken, yapılan açıklamalar da kafalarda soru işareti oluşturuyor. 

Prof. Dr. Fevzi Bingöl bu konudaki görüşlerini şöyle açıkladı, “ Çok büyük farklılıklar olmaması gerekir. Büyüklük farkları ayrıdır. Depremin üç tane büyüklüğü var. Tabi aynı büyüklüğü vermezseniz farklı sonuçlar olur. Ama derinlikte önemli fark olmaması gerekir. Tabi bu benim de dikkatimi çekiyor ama sebebi nedir bunu bilemiyoruz. Muhtemelen kullandıkları aletlerle ilgili olabilir. Özellikle Kandilli Rasathanesi'nin verileri biraz uluslararası deprem merkezlerine yakın olarak çıkıyor. Ama büyüklükteki fark tamamen üç farklı tür vardır, bu türlerden hangisini alıyorsanız bu bakımdan önemli. 

Boğaziçi üniversitesiKandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsünün deprem açıklamaları farklı, T.C. İçişleri BakanlığıAfet ve Acil Durum Yönetimi BaşkanlığıDeprem Dairesi Başkanlığının açıklamaları farklı iki kurumun açıklamaları depremin şiddeti ve yeri konusundaki farklılıkların giderilmesi ve tek merkezden sağlıklı bilgi verilmesi gerektiği ifade edildi.

SON İKİ GÜNDE YAŞANAN DEPREM AÇIKLAMASI

AFAD:01.09.2019 tarihinde saat 21.51 de merkez üssü Dambüyük köyü olan depremin şiddetinin 3.7 olduğu belirtilirken, Depremin derinliğinin ise 10.73 km olduğu açıklandı.

KANDİLLİ RASATHANESİ:01.09.2019 tarihinde saat 21.51 de merkez üssü Dambüyük köyü olan depremin şiddetinin 3.4 olduğu belirtilirken, Depremin derinliğinin 5 km olduğu açıklandı.

Kaynak: Yeni Ufuk

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN