Ah Be Ramazan Abi!

TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 30 Mayıs 2021 08:53

Ne güzeldi “öncesiydi, başlarıydı-ortalarıydı-sonlarıydı” diye başlayan-biten cümlelerle yakın tarih(ler)imize notlar düşmek... Sana göre plan-program yapmak Sen geliyorsun diye tatlı bir heyecan duymak alış-veriş yapmak evi-barkı temizlemek tatlı mı tatlı bir telaşa kapılmak

Ne iyi ettin de geldin Yine gel emi Gel de günlerimizi-gecelerimizi sıradanlıktan, bayağılıktan, durağanlıktan çıkar Yıpranan, tozlanan, pörsüyen, irtifa kaybeden, canlılığını yitiren, solan, can çekişen gönül dünyamızı bahar meltemlerinle maneviyat yüklü nefesinden üfleyerek tekrar tekrar canlandır “ba'sü ba'de'l-mevt”ler yaşat her seferinde bizlere

Alışkanlıklarımızın kuşatmasını kırmamıza/yarmamıza yardım et “Gem”i azıya almış nefsimiz karşısında günden güne güç ve nüfuz kaybederek zayıflayan/cılızlaşan ruhumuzun, tekrar güç-kuvvet kazanıp nefsimize galebe çalmasına, hâkim olmasına, ona söz geçirmesine, onu dizginlemesine/gemlemesine, “beden” ülkesinde dizginleri yeniden ele geçirmesine yardımcı ol.

Sen bize her yıl gelen “Tanrı Misafiri”ydin Hak'tan bize armağandın, armağanlar getirdin Şeytanları zincirlettin Cehennemi kilitlettin Cennetleri fethettirdin Senin hakkını teslim edemedik KADR ü kıymetini hakkıyla bilemedik Sana saygıda kusur ettik diye kusurumuza bakma, gönül koyma olmaz mı?

Yine ayrılık vakti gelip çattı desene... Daha dün gibi sana “merhaba” derken şimdi bize “elveda” diyorsun.

Tam da iftarınla, sahurunla, terâvihinle, mukabelenle, zekâtınla, fitrenle, tekne orucunla, hurmanla, pidenle, güllacınla, iftar topunla, davulcunla... velhâsıl herşeyinle sana alışmaya başlamıştık ki adeta “Ben alışkanlıkların zincirlerini kırıp parçalamak için gönderildim, bana bile alışmanız doğru değil!” diyerek veda ediyorsun bizlere.

Ama hoş ve tatlı hatıralar bırakarak gidiyorsun... “Ne çabuk da geçiverdi mübârek” cümlesi dökülüyor seninle daha da mübârekleşmiş dudaklardan. Ve yine almış durumda bizi bir “tatlı telaş(ı)” Pek tatlısın be abiciğim vesselam

Yine gel, hep gel, her daim gel Gel ki bize sıcacık ekmeğin/pidenin kokusunu Buz gibi suyun lezzetini Açlığı-susuzluğu fakir-fukaranın hallerini insan olarak aczimizi bildir, hatırlat

Elimiz helâle bile uzanacakken Ağzımıza bir şeyler atacakken bir an olsun duraksamayı ne yaptığımızı sorgulamayı öğret, hatırlat

Gel ki daha hassas/bilinçli/müttaki müminler olabileceğimizi göster bizlere: Daha fazla Kur'an, daha fazla namaz, daha fazla infak, daha fazla ibadet, daha fazla kulluk, daha fazla maneviyat, velhasıl daha fazla TAKVA...

Geçen sene olduğu gibi bu gelişinde de biraz değişik karşıladık seni. Daha önceki gelişlerinde “itikâf”a girmeyi ihmal edenlerimiz oluyordu ama son iki Ramazan'da büyük kalabalıklar halinde seni evlerimizde itikâfta geçirip önceki yıllara ait kusurlarımızı affettirmek istedik Umarım affetmişsindir bizi N'olur affet bizi! Bir Ramazan diğer bir Ramazanla aralarındaki hatalara keffâret olurmuş N'olur affettir bizi!

Sen her zaman DÖN-GEL sana kapılarımız da, gönüllerimiz de ardına kadar açık Mübarek RECEP abiyi de al gel Bereketli ŞABAN abiyi de... Rahmetinle gel, Mağfiretinle gel, Gel de Cehennem'den azad olmamıza vesile ol!

Belki seneye geldiğinde bizi bulamazsın ama seni gönülden sevdiğimizi bil Sen gidiyorsun diye içimizin burkulduğunu bil Seni özlediğimizi, özleyeceğimizi bil Bil de yarın mahşer gününde Hak divanında bize şahitlik yap emi “Yâ Rab bu günahkâr kul beni severdi” diye hakkımızda hüsn-ü şehâdette bulun olmaz mı?

Haydi selametle Ramazan Abi uğurlar ola Gidişine sevindiğimiz için bayram yaptığımızı düşünüp sakın gönül koyma İnan gelişine daha çok sevinmiştik Şimdiki sevincimiz buruk mu buruk “Şimdi bayram, sevinin!” dedi diye Yaradan Sevinmemiz bil ki hep ondan...

Elvedâ yâ şehr-i Ramazân

Elvedâ yâ şehr-i gufrân Elvedâ Ramazan abiciğim elvedâ Allah'a emanet ol “Gitme kal!” diyeceğim ama biliyorum emir büyük yerden senin de günlerin SAYILI, gitmen lâzım Zaten hepimiz gidici değil miyiz bu fenâ yurdundan bekâ yurduna Tez zamanda git Tez zamanda gel EFENDİMİZ'e selam, hürmet ve muhabbetlerimizi ilet

Bizde adettir, bilirsin gidenin ardından sular dökülür Varım yoğum budur Bir kaç damla yaş Onu döküversem Azımı çoğa saysan bilmem yeter mi?

Gitmek var gelmemek var Gelmek var bul(a)mamak var Seneye görüşmek nasip olmazsa REYYÂN kapısında bekle olmaz mı ...

(Dr. Abdussamet Bakkaloğlu)

SON 5 YAZISI

Hayat Yolum

03 Temmuz 2021 09:28

OKU

Duvarda Rutubet Var Sıva Tutmuyor

19 Haziran 2021 21:09

OKU

Demokrasi aşktır

07 Haziran 2021 21:18

OKU

Dünya Çevre Günü

06 Haziran 2021 17:33

OKU

Ah Be Ramazan Abi!

30 Mayıs 2021 08:53

OKU