SAĞCILIK-SOLCULUK - Şakir ALBAYRAK Eğitimci&Yazar

SAĞCILIK-SOLCULUK


60’lı yılların ikinci yarısından beri, dillerden düşmeyen, daha çok da siyaset ile ilgilenenler tarafından kullanılan bu iki kelime hakkında, derli toplu bilgi derlemek sadedinde, kelimeleri gündemime almış bulunuyorum. 
Medeniyeti,  “İnsan zekâsının, maddî âleme verdiği şekil, gayr-i maddî âleme kazandırdığı manadır.” hükmüyle tanımlayan ben, medeniyetlerin inşasında, en önemli, en büyük rolü oynayan insan zekâsında, müessir düşünce, inanç, doktrin akide ne ise medeniyet ona göre hâsıl olur. Hülasa, “Medeniyet, totemizmden kaynaklanır.” diyenler haklıdır. Şu sebepten haklıdırlar: Toteme inananların mazisine baktığımızda, totemlerinin heykellerini yapmakla işe başladıkları görülür. 
Buradan hareketle medeniyetler, Toplumsal birikimlere göre vasıflandırılarak adlandırılmışlardır: İslâm medeniyeti, Batı medeniyeti ki kadim “Yahûdî-Grek  “ kültür ve inancının çağdaş ürünüdür. Çin medeniyeti, Hint medeniyeti,   Japon medeniyeti… İnsanlığın devam eden medeniyet serüveninin sayısı da sayılamayacak kadar çok değildir.
Demem o ki medeniyetlerin tanım ve izahları için gereken kelimeler kendi içinden doğmaktadır. Öyle olmaya da devam ederler etmelidirler de .
 1444 -1413 yıllık İslam tarihinin, yaklaşık 1000 yıllık devrinin hadimi ve muhafızı Türk milleti olduğundan “Türk-İslam medeniyeti ”kavramı da çokça kullanılmıştır, kullanılmaktadır. Öyleyse ithal edilemeyecek kavramları bile ithalen kullanmamız âdetâ abesle iştigaldir.

Halen kullanılmakta olan Türkçe sözlüklere kayıtlı sağcı ve solcu kelimelerinin tanımlarını okuyunca, kendinizi, “Nasıl yani?” demekten alıkoymak için ciddi bir güç kullanmanız gerekecektir.
Nasıl ve nice olduklarını aşağıya alıyorum. 
“Sağcı: Sağ görüşlü partilerin yandaşı olan(kimse)
Solcu: Sol görüşlü partilerin yandaşı olan kimse” TDK’nin internet sitesi. Bu tanımlar, görüldüğü üzere Türk Dil Kurumunun internet sitesinde an itibariyle kayıtlıdır. 
Sağcı: “Görüşü eskiye bağlı olan, Politikada eskiyi tutan” TDK, s, 679
Solcu: “Toplumcu” TDK,719, Bu tanımlar da “Bilgi Basım evi, Ankara 1974 “ Türkçe sözlükten alıntıdır.
Dikkat edilirse sağ görüş, sol görüş kavramlarına dayalı tanımlar. Sağ görüş, sol görüş ne demektir? Okuyucu, eşyanın tabiatından kaynaklı bu soruları sormaya haklıdır.
Sağ görüşü tanımlarken eskiye bağlılık şeklinde ifade edilmiş. 100 yıl kadar önce kurulmuş partilerin prensiplerine bağlı olanlar (kendilerini solculukla tanımlamalarına rağmen) sağcı mıdırlar? Yarım yüz yılı aşkın bir zaman önce programı, zamanın şartlarına uygun olmadığından, değiştirilerek “Öğretmen okulu adıyla faaliyete başlatılan köy enstitülerini sayanlar hatta ihyası için mücadele edenler de (kendilerini solcu sıfatıyla nitelendirdikleri halde sağcı mıdırlar? Nasıl bir tanım ki eskiye sağcı yeniye solcu dediriyor. İslam medeniyeti bağlamında dünyaya doğan her çocuk fıtraten Müslümandır. Sonra, âkîl baliğ(Ergin) olduğunda, dinini değiştirme hürriyetini kullanır. TDK sözlüğüne göre bunlar solcu olmalıdırlar zira yenidirler. Kadim âlimlere dayalı bir tanım vardır. Tanımı şöyle ifade eder: Tanım, efradını cami ’ağyarını mani’ olmalıdır. ez cümle bir tanım, bir nesneyi tanımlamışsa o nesneye dair akılda soru kalmamış demektir. 
İlimle irfanla alakası olmayan bu tanımlarla neyi ne kadar anlayıp anlatabiliriz? Kaldı ki ilim, bilinmesini istediklerimizle aramızda kurduğumuz doğru bir ilişkidir. Bu tanımlara bakılınca konu ile konu edinen arasındaki ilişkinin doğru olmadığı apaçık sırıtmaktadır.
Aynı kavramlar bir başka sözlükte şöyle yer almış. 
“Sağcı: 1. Siyaset ve fikir hayatında muhafazakârlıktan yana olan, gelenek ve göreneğe mevcut düzenin değerlerine bağlı kalan ”Sağcı yazar, sağcı parti,2. Muhafazakârlıktan yana olan kimse . 
Solcu: sıf. ve i. yeni. Düşünse siyaset ve ekonomide sol görüşü benimseyen gelenekçiliği ve muhafazakârlığı reddeden, sosyalizm taraftarı olan (kimse parti…) Ama solcular pek beğeniyor. Bir bilsen! Hepsi şimdi Hitleri övüyorlar.(Ahmet Hamdi Tanpınar)” İlhan Ayverdi, Misalli Büyük Türkçe Sözlük, s,2666, s,2860. 
Bu tanımlar da tatminkâr değil. Bu hükme varırken tavrım, her medeniyetin kendi tanımlamalarını esas almak ihtiyatındandır. Tanımı tertip ederken kullanılan kelimelerin de tanıma muhtaç olduğu aşikârdır. Muhafazakâr, ne demek sosyalizm ne demek? Bu tanımların böyle olmaması gerektiği kanaatinde olduğumun bilinmesini isterim.
Gençliğimde (Hâlen 70. yaşımı kullanmaya yeni başladım.) Bir yazının tenkit bölümünde, bu konuya işaret edilerek Diyanet işleri başkanlığı eleştiriliyordu. “Sağcılık ve solculuk kavramlarının esas manası böyle olmalı değil mi?” sorusu diyanete yöneltiliyordu.  
O mevzuyu işleyen üstat, Beled suresinin şu ayetlerinden hareketle konuyu açıklıyor ve soruyordu. “17. Sonra da (o sarp yokuşu aşıb geçerken) îman edenlerden, birbirlerine sabr (-u sebat) ı tavsiye, (halka) merhameti tavsiye edenlerden olmaktır. 
18. İşte bunlar sağcılardır. 
19. Âyetlerimize küfredenler ise solcuların tâ kendileridir. 
20. Ki (onların cezası) üzerlerine kapıları sımsıkı kapatılmış bir ateştir. “BELED SURESİ ““Hasan Basri Çantay meali” Ahmed Said Matbaası, İstanbul, 1965”
Beled süresinin 17. âyetinde Müslümanların makbul özellikleri anlatıldıktan sonra, onlara,18. âyette açıkça  “18. İşte bunlar sağcılardır.” deniyor. Hasan Basri Çantay’ın mealinin basım yılını dikkate alırsa o yıllarda bu kavramların halka mal olmadığı apaçık meydana çıkar. Birçok mealde konu anlatılırken açıkça aynı kavramları söylenmemekle birlikte sağ elle sol kulağı göstermek gibi bir metotla aynı şeyleri ifade ediyorlar. Yine 70’li yıllarda çok kullanılan bu kavramlar Üstelik TRT ekranlarından ve diğer haber ajanslarından, şöyle cümleler de kullanılıyordu: “Beyrut’ta, Sağcı Hristiyan gruplarla solcu Müslüman gruplar çatıştı.” Şaşkına çevirici bir ifade. Kim sağcı, kim solcu? Tanımlar tezviratla istiap haddini aşacak şekilde doldurulmuşsa kim neyi nasıl anlayabilsin. Bu surenin ilgili ayetlerine göre Müslümanlar sağcı İslam’a karşı az veya çok tavır gösterenler de solcudur.
Uzun bir süre ayrı kaldık. Birçok sebebi var elbet. Ramazan ayının ilk çeyreğini aştık hamdolsun. İnşallah bayramı da göreceğiz. Hem ramazan ayınızı hem de Şükür bayramınızı can ü gönülden tebrik eder sağlık ve selâmet dilerim.
 

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!