Başkan Gürkan, Kaymakam Yılmaz'a Veda Yemeği Verdi

Başkan Gürkan, Battalgazi Kaymakamı Vedat Yılmaz'la birlikte Battalgazi ilçesine güzel hizmetlerde bulunduklarını belirterek, yeni görevinde başarılar diledi.

Battalgazi Kaymakamı iken Kastamonu Vali Yardımcılığı görevine atanan Vedat Yılmaz'a, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan tarafından veda yemeği verildi. Galip Demirel Çınar Park'ta verilen yemeğe, Battalgazi Kaymakamı Vedat Yılmaz, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Battalgazi Belediye Başkan Yardımcıları Mustafa Sayın, Zafer Kırçuval, Yaşar Karataş, Abdulvahap Şerefhanlı, Nevzat Aslan, Kaymakamlık ve Battalgazi Belediyesi birim müdürleri ile bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Burada konuşan Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Kastamonu Vali Yardımcılığı görevine atanan Vedat Yılmaz'a yeni görevinde başarılar dileyerek, “Memuriyetin bir cilvesi var. Yeni atamalar yapılır. Gittikleri yerde yeni dostluklar edinirler. İşiyle uğraşmaya devam eder. Kamu hizmetini yürütür. Tabi kamunun hizmeti bitince de başka bir yerde görevlendirilir. Ayrılıkların hepsi zordur ve hüzünlüdür. Sayın kaymakamımızla 3 yıl gibi bir süre boyunca kendisiyle çalışma fırsatımız oldu. Bu süre içerisinde hakikaten kendisi de gece gündüz demeden gerek bizim programlarımızda ve gerekse Battalgazi için yapılması gereken iş ve işlemlerde gayret ve çaba gösterdi. Abdulmuttalip Aksoy döneminde başlanan Kaymakamlık Binası'nın bitirilmesi Vedat Yılmaz Kaymakamımıza nasip oldu. Battalgazi'ye layık, fiziki yapısı güzel olan bir Kaymakamlık Binası ihdas edildi. Biz kendilerine Battalgazi'mize, Malatya'mıza yapmış oldukları hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Biz kendisinden helallik diliyoruz. Buradan yurdumuzun güzel yerlerinden bir olan Kastamonu'da Vali Muavini olarak görevlerini ifa edecekler. Ben öyle inanıyorum ki Kaymakam beyin bu asil duruşu, naif duruşlarıyla birlikte orada hem hizmet etmeye devam edecektir, hem de orada güzel dostluklar edinecektir. Biz kendisine hem iş hayatında, hem aile hayatında ömür boyu mutluluklar diliyoruz. Kendisiyle birlikte çalışmaktan büyük mutluluklar duyduğumu belirtmek istiyorum. Devletimizin ebed müddet olması için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemize hizmet etmek için tüm kurumlar kendi alanlarında yapacaklarının en iyisini yapmak için gayret edecektir. Memleketimizin geçtiğimiz konjonktür içerisinde her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı vardı. Herkesi kucaklayacak bir söylem dilini geliştirebilirsek bu bizler için çok daha önemli olur” dedi.

Battalgazi Kaymakamı Vedat Yılmaz ise, 2014 yılının Eylül ayında Battalgazi Kaymakamlığı görevine başladığını belirterek, Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile uyum içerisinde çalıştıklarını söyledi. Kaymakam Yılmaz, “Biz asla bir siyasi olarak düşünmedik. Bir çalışma arkadaşımız gibi düşündük. Devletin kurumlarının başında bulunan bir amir gibi düşündük. Böylede hareket ettiniz. Ben 35 aydır Battalgazi'de çalıştım. 22 Eylül 2014'te burada göreve başladım, bugün 22 Ağustos 2017. Bu süre zarfında iyi ve kötü günlerimiz oldu. Kalbini kırdığımız insanlar olabilir. Onlardan haklarını helal etmelerini istiyorum. Başkanım da benden istedi ama benim kimsede bir hakkım yok. Varsa da helal olsun. İyi kötü çalıştık gayret gösterdik” diye konuştu.

2016 yılı içerisinde yaşanan hain darbe girişimine de değinen Kaymakam Yılmaz, “15 Temmuz kalkışmasını yaşadık. Telefon sesiyle uyandık. Arayan sayın Valimizdi. Bir kalkışma olduğunu, Ankara ve İstanbul'da tankların meydanlara çıktığını, başının ezilmeye başlandığını, ilimizde de ezileceğini, benden de Battalgazi Emniyeti ve Jandarmamıza sahip çıkmamı talimatlandırdı. Tabi ilk anlarda şok oluyorsunuz, bir kalkışma olmuş ve işin içinde Jandarma'dan ve Emniyetten çalışanlarda var. Zaten düşündüğünüzde başka silahlı kuvvet yok. Bizde tabancamızı aldık. Önce Battalgazi'mizdeki polis amirliğini ziyaret ettik, ardından Jandarma Karakolumuzu ziyaret ettik. Ardından İlçe Jandarmaya geçtik. Tabi asker orada talimat almış kimseyi içeri sokmuyorlardı. Bize de sizleri iki dakika bekleteceğiz dediler. Ben Battalgazi Kaymakamı olduğumu ve vuracaksanız beni de vurun diyerek içeri girdim. Yetkili Askeri personel geldi. Orada medyadan olup bitenleri takip ediyorduk. Odadan bahçeye her çıktığımda bir astsubay arkadaşımız da benimle birlikte çıkıyordu. Meğer o astsubay FETÖ'cü imiş, artık o neyi takip ediyorsa. Sanıyorum o zaman orada görevi olmamasına rağmen Battalgazi Jandarmayı teslim almaya gelmiş. Sonrasında silah sesleri, zırhlı araçların ortaya çıkması, sayın valimizin zırhlı araçların ortaya çıkmaması için Altay Kışlası'na gitmemiz talimatını vermesi, o sırada sıra dışı bir durum söz konusu. Gittik elimizden geleni yapmaya çalıştık. Valimizin verdiği talimatları yerine getirmeye çalıştık. Belediyemizin araçlarından faydalandık. Hatta ilk kullandığımız araç ta Belediyemizin çöp arabası olmuştu. Zira Başkanımız Türkiye'nin en temiz yerinin Battalgazi olduğunu söylediğine hepimiz şahit olmuşuzdur. Gecenin o saatinde çöp arabalarının görevlerinin başında olduğu gerçeğine baktığınızda temizlik için ne kadar hassas olduğu gerçeğini de ortaya koymuş oluyor. Sabahın köründe Battalgazi'mizin çöp araçları çöp topluyorlardı. Temizlik hizmetlerinden geri kalmıyorlardı. Tabi zaman içinde FETÖ ile mücadele oldu olmaya devam edecek. Eğer iyi bir ülke ve devlet istiyorsak, iyi bir yönetim istiyorsak, her şeyden önemlisi adalet istiyorsak, FETÖ ile mücadeleye devam etmeliyiz diye düşünüyorum. Bunların yapmış oldukları hainlikleri artık herkes öğrendi. Fazla bir şey daha söylemeye gerek yok. Onların yaptıkları sınavlardaki hileler, memuriyet sınavlarındaki hileler, polislik sınavlarındaki hileler ve soruları çalmaları artık herkesçe biliniyor. Tüm melanetleri yapmışlar. Ama şükürler olsun ülkemiz yavaş yavaş normalleşiyor. İnşallah daha iyiye gideceğiz. Ülkemizin daha gelişmiş günlerini hep birlikte göreceğiz inşallah. Ümidimiz bu yönde. Allah devletimizin büyüklerine zeval vermesin. Onlara güç kuvvet versin. İmkan olsa benim ömrümden alsın onlara versin. Benimki sıradan bir ömür, ama onlarınki çok kıymetli, bu millet için, bu devlet için, mu vatan için, bu topraklar için öyle diyeyim” ifadelerini kullandı.