İMAMIMA , DOKTORUMA , ÖĞRETMENİME, GAZETECİME AÇIK MEKTUPTUR... - Mehmet GÜLEÇ

İMAMIMA , DOKTORUMA , ÖĞRETMENİME, GAZETECİME AÇIK MEKTUPTUR...


Günümüz Avrupası, Amerikası gibi refah ötesi gelir düzeyini yakalamış toplumları ile geri kalmış ve hantal laşmış bir nüfus yapısına sahip toplumlarındaki sosyal çürüme,ürkütücü boyutlara ulaşmış durumdadır. Bir milleti (bir devleti organize etmiş toplumu) ayakta tutan en önemli sosyal kurum olan AİLE KURUMUnun adeta yok olması, eğitimsiz , sorumsuz veya yetersiz olmasının getirdiği tehlikeli durum, tusinami misali bütün bir dünyayı tehdit eder boyutlara gelmiştir. Sözkonusu devlet yada toplumlarda nesiller; korkunç bir uyuşturucu batağında, ahlakî kokuşma çukurunda, insanlık tarihinin en çirkinleşmiş vak'alarından olan Lût Kavmi sapkınlığının pisliğinde debelenmektedir. Bu çirkin ve ürkütücü tabloya,( tanık olduğum için ifade ediyorum ki) Suudî Arabistan ahalisinin içinden bile dahil olan bulunmaktadır. Her şeye rağmen bizim ülkemizde AİLE KURUMU, hâlâ etkinliğini sürdürmekte ve dolayısıyla çürüme, kokuşma ve çöküş diğerlerinin seviyesine düşmemiş durumdadır. Tam yüz elli yıldır bizim " BİZ " olarak kalmamızı sağlayan AİLE KURUMUmuzu, ve inanıyorum ki; dünyada en doğru şekilde yaşadığımız ve yaşattığımız MANEVÎ DEĞERLERi mize bağlılığımızı yok etmeye çalışmaları bunun içindir. Milletimizin bu iki temel direğinin gövdesine sardıkları tahrip kalıbı görevini yapan ve her gün en saygı değer varlığımız olan kadının mahrem görüntülerini pazarlayan basın-yayın araçlarını en ahlaksız bir şekilde kullanmaları da bunun içindir. Çürümeyi ve çözülmeyi hızlandırıcı çirkinlikleri önlemeye yönelik gayretleri, yazılı yada görsel paçavraları ile çığlık çığlığa karalamaları da bunun içindir. Çünkü; Bundan 150 yıla yakın bir süre öncesi büyük dedelerinin 18 maddelik Manifestosundan bu talimatı almışlardır. Ebû Cehil misali, kendi kazdıkları kuyuya kendilerinin düş tüğünü görüyor olsak da;bizim de aynı kuyuya göz göre göre düşmemiz affedilemez bir aymazlık olacaktır. Bunun için: Tüm kötü alışkanlıkların ilk başlangıcı olan sigara içmeyi, normal ve sıradan bir alışkanlık olmaktan çıkarmalıyız. Ve, içinde 4.000 (dörtbin) çeşit zehirin bulunduğu, her 6 (altı) kanser hastasından 5'nin sigaradan kaynaklandığı bilimsel gerçeği ortada iken : - DOKTORum,Hastane bahçesinde, yurttaşımın gözüne baka baka ve hattâ alenen sigara içmemelidir. - ÖĞRETMENim, okulun içinde , okulun karşısında ve hattâ alenen sigara içmemelidir. - İMAMım, camî avlusunda, cami kenarında,sokakta ve hattâ alenen sigara içmemelidir. -Gazetecim, aslî görevinin halkı aydınlatmak, devletin ve demokrasinin yurttaş lehine işleyişinin gönüllü murâkıblığını yapmak olduğu bilincinde ise; alenen ve milletin gözünün içine baka baka sigara içmemelidir. Çünkü; tüm kötü alışkanlıkların giriş kapısı sigara ile başlar.Ve bu ünvanların sahiplerinin sözlerinde samimi olma zorunluluğu vardır.Bir başka ifade ile RİYAKÂR olmamaya hem mecburdurlar ve hem de mahkûmdurlar. Ve bir müddet sigara içmiş birisi olarak bir adım ötesini de söylüyorum: BU DURUMA YASAK GETİRMEYEN DEVLET ve İDARE DE RİYAKÂRDIR...

[email protected]

YAZIYI PAYLAŞ!