Son günlerde radyolarda ciğerleri dağlayan, içlenmişliğin hıçkırıklara dönüşmesiyle insanı derinden etkileyen çocuk ağlamasının farklı duyguları tetikleyen ağlama sesi ve devamında “… bu sese 10 saniye dayanamadınız değil mi?” diyen ve annelerimizin bu sese dayanmaları ve devamındaki açıklamaların yer aldığı bir reklamı sanırım hatırlayacağız.
10 saniye zor dayandığımız sese onlarca saniyeler değil, onlarca saatlerin, günlerin, onlarca haftaların, yılların da ötesinde bir ömrü adayan anneler…
Peygamber Efendimizin "Anne Cennet kapılarının ortasındadır" (İbn Hanbel, V, 198); "Cennet annelerin ayakları altındadır" (Nesâî, Cihad, 6) buyurarak yücelttiği, sevginin kaynağı, sevgilerin en kutsalı, en güzeli olan annelerin…
Bağlılığın fedakârlığın, cömertliğin, karşılık beklemeden vermenin ve sevmenin sınırsızlık sembolü olan annelerin…
Karşılık beklemeden veren, ilahi rahmete benzeyen, ayakları altına cennetin serildiği, vaktinde kılınan namazdan sonra en sevimli işin; ona iyilik etmek olduğuna dikkat çekilen, Allah'ın (c.c.) rızasını kazanmanın, cennete ulaşmanın en kestirme yolunun ona hizmetten ve onu gereği gibi sevmekten geçtiği bildirilen annelerin,
Kur’an-ı Kerim’in ayetlerinde ulvileşen, Peygamber lisanında kutsileşen ve Cenabı Allah’ın (c.c.) İsra Suresi,17/23. ayetinde;“Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa sakın onlara “öf” bile deme, onları azarlama, onlara tatlı ve güzel söz söyle” diye buyurarak dikkatlerin çekildiği annelerin,
Henüz dünyaya atılmadan/doğmad
Metin AKGÜN
Maarif Müfettişi
Harput Sancak Haber Ailesi
Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Genel Başkanı