Giresun Şubesinden 'Pontus' Açıklaması

Ülkemizin birlik ve bütünlük duygularına hararetle ihtiyaç duyduğu günümüzde iç ve dış mihrakların desteklediği örgütler ve onların iz düşümleri faaliyetlerini arttırarak sürdürmektedir. Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesini hedef alan bölücü ve ayrıştırmacı faaliyetler son yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Devletine başkaldırı hareketine dönüşmüştür. Bölücü mihraklar Pontusçuluk hayalleri ile yanıp tutuşmaktadır.

PAYLAŞ
Harput Sancak Haber - Harput Sancak Haber

Değerli basın mensupları, aziz Türk Ocaklılar, kıymetli misafirler,

 

Kuruluşunun üzerinden 104 sene gibi bir süre geçen Türk Ocakları; parti siyasetinin üstünde kalarak ülkemizin, Türk-İslam dünyasının ve insanlığın problemlerine ilim, fikir, sanat ve kültür alanında çözümler arayan münevver Türk milliyetçilerinin kurduğu ve yaşattığı bir ülkü merkezidir. Giresun Türk Ocağı da bu düşünceler üzerine 1917 yılında kurulmuş ve faaliyetlerini sürdürmüştür.

 

Sayın basın mensupları,

 

Ülkemizin birlik ve bütünlük duygularına hararetle ihtiyaç duyduğu günümüzde iç ve dış mihrakların desteklediği örgütler ve onların iz düşümleri faaliyetlerini arttırarak sürdürmektedir. Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesini hedef alan bölücü ve ayrıştırmacı faaliyetler son yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Devletine başkaldırı hareketine dönüşmüştür. Bölücü mihraklar Pontusçuluk hayalleri ile yanıp tutuşmaktadır. 

 

 

 Fikir Hürriyeti mi Bölücülük Yandaşlığı mı?

 

Türk milliyetçileri, fikir ve ifade hürriyetine, demokratik hukuk devletine sonuna kadar inanıyoruz ve bu değerlerin savunucusuyuz.

 

 

Bölgemizde sürdürülmek istenen Pontusçuluk faaliyetlerine bir şekilde katkı sağlayanların var olduğunu biliyoruz. Özellikle bilimsel çalışma yapıyoruz adı altında “akademisyenlik” zırhına bürünerek ülke problemlerine çözüm üreteceğine bölücülerin ve Pontusçuların gönüllü sözcülüğüne soyunanların varlığını ibretle takip etmekteyiz. Yapıldığı ifade edilen bu akademik çalışmaların ülkemizdeki ilmi faaliyetlere ve ülkemizin problemlerine ne gibi çözüm önerileri getirmektedir?

 

 

Akademisyen ve Aydınlara Soruyoruz.

 

Bu çalışmalar yapılırken hangi bilimsel kaynaklar kullanılmıştır ve bu bilgi-belgeler nasıl analiz edilmiştir?

 

 

Seminer ve panellere katılarak bölücülerin ve bölgemizdeki misyonerlik faaliyetlerinin hizmetine mi soyundunuz? Bu hizmetiniz karşılığında sizlere ne gibi vaatlerde bulunuldu?

 

 

Elde edilen iki eski Türkçe metni transkript ederek bilim olarak sunmanın sadece birilerine hizmet edenlerin anlayışı olabileceğini ifade ediyoruz.

 

9 Nisan 2016 tarihinde Ankara’da yapılması düşünülen “1. Dünya Savaşı Sonrası Trabzon Vilayeti ve Pontus Sorunu” konulu panel baştan aşağı Türk devletinin ve milletinin bölünmez bütünlüğüne kast edici bir programdır. Bu panele katılanların katılımcı listesine bakıldığında ömrünü Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin değerleriyle mücadele ile geçirmiş sözde aydın taifesini göreceksiniz. Türk devletine ve milletine hakareti, aşağılamayı hatta küfretmeyi maharet sayan bu sözde aydınların ve onların iz düşümlerinin kimlere hizmet ettiğini Yüce Türk Milletinin takdirlerine bırakıyoruz.

 

 

Milli Mücadele kahramanlarını karalamayı, onlara hak etmedikleri sıfatları yüklemeyi maharet sayan bu emperyalist güçlerin sözcülerine her türlü platformda gerekli cevapları vereceğiz.

 

 

Gazi Osman Ağa’nın ve dava arkadaşlarının bizlere bıraktığı milli ve manevi değerleri eskisinden daha sıkı sahipleneceğimizi kamuoyunun dikkatlerine sunuyoruz.

 

1919 yılında İzmir’i işgal eden emperyalist güçlerin maşası Yunan kuvvetlerine karşı ilk sivil toplum tepkisini gösteren Giresun Türk Ocakları ve onun güzide mensupları günümüzde de milli meselelerde aynı hassasiyet ve duyarlılığa sahiptir.

 

Bunlar Birer Tesadüf mü?

 

  1. Doğu Karadeniz Bölgesinde Pontusçuluk faaliyetlerinin emperyalist güçler tarafından sürekli desteklenmesi…
  2. Doğu Karadeniz şehirlerinde kilise evlerinin açılmak istenmesi ve açılması…
  3. Osman Ağa tarafında 1922 yılında yıktırılan Metamorfoz Kilisesinin Çan Kulesinin Keşap Durağına Giresun Belediyesi tarafından yeni baştan yapılıp diktirilmesi…
  4. 4.    Osmanlı Devleti’nin son yıllarında Giresun Belediye Başkanlığı yapan Kaptan Yorgi (1885-1904) hakkında sözde “bilimsel” çalışmaların artarak devam ettirilmesi…
  5. 5.    Doğu Karadeniz Bölgesinden 1990’lı yıllarda okutmak gayesiyle Yunanistan’a ve diğer Avrupa ülkelerine bölgeden fakir ailelerin çocuklarının gönderilmesi.

 

Giresun Türk Ocağı mensupları olarak bölgemizde sürdürülmek istenen Pontusçuluk faaliyetlerine katılan ve onlara destek verenleri şiddetle kınıyoruz. Bu faaliyetlere bilerek ya da bilmeden katılanların gaflet, delalet hatta ihanet içinde olduklarını biliyoruz. Ülkemizin birliği ve bütünlüğü konusunda hiçbir kurum ve kuruluşun hareketini beklemeden her şartta faaliyetlerimizi sürdüreceğimizi kamuoyunun dikkatlerine sunuyoruz.

 

Doğu Karadeniz Bölgesinde bulunan bütün kamu kurum ve kuruluşlarını bu konularda daha hassas davranmaya davet ediyoruz. Bölgemiz üzerinde oynanmak istenen bölücülük oyunu karşısında daha uyanık olmaya ihtiyaç vardır. Özellikle ülkemizin güzide kurumları olan üniversitelere bu konuda önemli vazifeler düşmektedir. Türk toplumunun bilgilendirilmesi işini birilerinin kurduğu vakıflar ve dernekler değil bizzat üniversiteler üstlenmelidir.

 

Yaşasın Türk Milleti, Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti Devleti…

 

Türk Ocakları Giresun Şubesi

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN