Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muhtarlarla 9. Muhtarlar Toplantısı'nda Buluştu

'Biz Emri Dağdan Almadık, Biz Emri Hak'tan ve Halktan Aldık'

PAYLAŞ
Harput Sancak Haber - Harput Sancak Haber

      9. Muhtarlar Toplantısı’nda Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden gelen muhtarlarla bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan; ret, inkâr ve asimilasyon politikalarının ortadan kaldırıldığını kaydederek, “Bütün bu ayrımların kalkmasına rağmen hala bu ülkede bu fidanların şehit edilmesinin sebebi nedir? Her şey yapıldığı halde bunlar ne istiyor? Söyleyeyim; bunlar ülkemizi bölmenin gayreti içindeler” dedi.
    
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gerçekleştirdiği 9. Muhtarlar Toplantısı’nda ağırlıklı olarak Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illerinden gelen muhtarlarla bir araya geldi. Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Erzincan, Erzurum, Hakkari, Iğdır, Malatya, Muş, Tunceli, Batman ve Şanlıurfa ile Ankara’dan gelen yaklaşık 350 muhtar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın misafiri olarak Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen yemekte ağırlandı.
      
Yemekten önce muhtarlara hitaben bir konuşma yapan ve sözlerine, “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne, milletin evine hoş geldiniz.” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerçekleştirilen bu toplantılarla, ülkenin her köşesinden muhtarlarla hasbihal edip hasret giderme imkânı bulduklarını, hedeflerinin ise ülkedeki muhtarların tamamıyla bir araya gelmek olduğunu söyledi.

“TÜRKİYE’NİN YOKLUK VE YOKSULLUK GÜNLERİNİ HEP BİRLİKTE YAŞADIK”

Konuşmasının başında, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yer alan çalışma ve ofis binaları, Millet Camii, yılsonunda açılacak olan kongre merkezi, inşa edilecek olan konferans ve sergi salonu ile 5 milyon kitabı barındıracak ve 24 saat hizmet verecek Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesi ile ilgili bilgiler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemize ve Ankara’ya, milletimiz için iftihar kaynağı bir külliyeyi kazandırmış olmaktan memnuniyet duyuyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaşı 30’un altında olan gençler görmedikleri için bilemeyebileceğini; ancak 1970’li yılları, çoğu kimsenin de 1990’lı yılları çok iyi hatırlayacağını belirterek, “Türkiye’nin yokluk ve yoksulluk günlerini hep birlikte yaşadık. Bugün sahip olduğumuz ve eksikliğini hayal dahi edemeyeceğimiz hizmetlerin pek çoğundan mahrum bir şekilde hayatımızı yaşamak zorunda kaldığımız o yılları asla unutmamalıyız” diye konuştu.

“BİZ BU MİLLETİ, BU VATAN TOPRAKLARINI SEVİYORUZ”

13 yıl önce Türkiye’de 26 tane havalimanı olduğunu, pek çok kimsenin seyahatte hava yollarını kullanamadığını; bugün ise hava limanı sayısının 55’e ulaştığını ve kolaylıkla uçulabildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski yöneticilerin böyle bir dertlerinin olmadığın belirtti ve şunları ekledi: “Ama biz dertliydik. Dertli olduğumuz için de bunu başardık. Düşünün; on beş yıl önce, ‘Iğdır’a, Hakkari’ye, Kars’a Muş’a, Ağrı’ya hava limanı açılacak’ dense inanır mıydınız? Batı dururken Güneydoğu’da, Doğu’da bunların işi ne diye baktılar, böyle değerlendirdiler. Ama biz yola çıkarken böyle düşünmedik. Biz tek vatan dedik. Batıda ne varsa doğuda da o olacak, Kuzey’de ne varsa güneyde de o olacak dedik. 780 bin kilometrekarelik topraklarımızın hepsinde, bizim vatandaşımız tek millet anlayışı ile bundan istifade edecek dedik. Çünkü biz bu milleti seviyoruz, bu vatan topraklarını seviyoruz. Ama bu arada sevmeyenlerin de olduğunu görüyoruz.”

Aynı şekilde demokrasi, insan hakları, işkence, özgürlükler, can ve mal emniyeti bakımından kabus gibi yılların yaşandığını da hiçbir zaman akıllardan çıkarmamak gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünlerde yine ‘kabus gibi’ diye nitelediği yılları getirmek isteyenlerin olduğunu belirtti ve şöyle dedi: “Bugünkü toplantıyla alakalı olarak bile ben bir çok muhtarımızın tehdit edildiğini, gelmek istedikleri halde, tehditlerden dolayı gelemediğini biliyorum. Muhtar kim? Memur mu? Muhtar seçilmiştir. Kim tarafından? Halk tarafından. Cumhurbaşkanı nasıl halk tarafından seçiliyorsa, muhtar da aynı şekilde halk tarafından seçildiği için, benim indimde benim inandığım demokraside seçilmiş atanmışa göre daha üstündür. Demokrasiye inananların hepsi bunu böyle yorumlar. Ama demokrasiye inanmayanların ‘hayır buraya seni ben atadım, ben ne dersem onu yapacaksın’ der.”

HABERİ PAYLAŞ:

Yorumlar / 1

BUNLARA DA BAKIN