Sağlık

Sağlık Haberleri

'Sosyal medyadaki bilgi kirliliği virüsten daha tehlikeli'

Çin'in Vuhan kentinde Aralık ayının sonunda ortaya çıkan, ardından birçok ülkenin yanı sıra Türkiye'de de görülen yeni koronavirüs (COVID-19) salgını sadece beden değil ruh sağlığını da tehdit ediyor. Koronavirüs'ün yol açtığı korku ve endişe hlinin insanların psikolojisi üzerindeki etkilerini değerlendiren Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Psikiyatr Prof. Dr. Ercan Özmen, koronavirüsün yol açtığı korku ve endişe ortamının virüsün oluşturacağı sağlık sorunlarının çok daha ötesinde paniğe neden olduğunu belirterek, Yaşadığımız salgın sürecinde sosyal medyadaki bilgi kirliliği ve yanıltıcı haberler hem çok hızla yayılmakta hem de ne yapacağını bilemeyen bireyler üzerinde çok daha olumsuz etkilere yol açabilmektedir. Bu nedenle temel korunma yöntemi olan temizlik kurallarına uymanın yanı sıra ruhsal durumumuzu güçlü tutmak adına da sosyal medyanın olumsuz etkilerinden olabildiğince sakınmak gerekiyor dedi.

 

KARAMSARLIK GİBİ PSİKOLOJİK SONUÇLARA YOL AÇABİLMEKTEDİR

Prof. Dr. Ercan Özmen, özellikle sosyal medyada hızlı şekilde paylaşılan bilgilerin, doğru bilginin yanlış bilgiden ayırt edilmesini zorlaştırdığını, insanlarda aşırı kaygı ve korku gibi olumsuz duyguları arttırdığını belirterek şunları söyledi:  'Sosyal medya hız ve çok çeşitli kaynaklara ulaşabilme açısından çok yararlı olsa da, bilgi kirliliği ve doğru olmayan verilerin yayılması açısından da riskli bir ortam oluşturuyor. Yaşadığımız salgın sürecinde sosyal medyadaki bilgi kirliliği ve yanıltıcı haberler hem çok hızla yayılmakta hem de ne yapacağını bilemeyen bireyler üzerinde çok daha olumsuz etkilere yol açabilmektedir. Bu korku ve endişe ortamının yol açtığı psikolojik etkiler virüsün oluşturduğu ve oluşturabileceği sağlık sorunlarının çok daha ötesinde panik halinin yaşanmasına yol açmakta, artan kaygılarımız doğrultusunda artan bilgi ihtiyacı ve sosyal medya kullanımı var olan kaygıyı daha da fazlalaştırarak kısır bir döngü oluşturabilmektedir. Bu nedenle toplumun geniş kesimlerinde yoğun kaygı hli, aşırı kaçınmalar, gereksiz panik davranışları, uyku sorunları, depresyona yatkınlık ve karamsarlık gibi psikolojik sonuçlara yol açabilmektedir.'

Koronavirüs 'Tele tıp'ta talep artışına neden oldu

Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılarak hayatı olumsuz etkileyen koronavirüsün (COVID - 19) ilk vakaları Türkiye'de de görüldü.

Kemoterapi alan hastalarda koronavirüs tedavisi

Hastalığın vücut direnci iyi olanlarda kendiliğinden düzelebilirdiğini söyleyen Emsey Hospital Onkoloji uzmanı Prof.Dr.Hakan Karagöl, kanser hastaları gibi vücut direnci düşük kişilerde, bağışıklık sistemindeki baskılanma nedeniyle enfeksiyonun daha tehlikeli olabileceğinin altını çizdi.

Korona Virüsü Türkiye'de

Dünyayı kasıp kavuran Koronavirüs, Türkiye'de de sıçradı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs şüphesi olan bir vatandaşın test sonucunun pozitif çıktığını açıkladı.

Kadınların toplumdaki en büyük sorunu 'şiddet'

Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi tarafından gerçekleştirilen 'Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı Araştırması'nın 2020 yılı sonuçları açıklandı.

Hastalığı hayatı kaçırmasına engel olmadı evlendi, çocuk sahibi oldu

Konya'da dünyaya gelen tarih öğretmeni Şükrü Ata, 1 yaşındayken tedavisi olmayan nadir görülen kistik fibrozis hastalığı tanısı kondu. Akciğer ve sindirim sistemini etkileyen kistik fibrozis nedeniyle hastanelerde büyüyen Ata, çok zayıf bir çocukluk geçirdiğini ve 50 kilonun üzerine hiç çıkamadığını anlattı. Ata, hasta yatağında hazırlandığı üniversite sınavını ilk girişte kazandı.

'Okul stresi çocukları yalana sevk edebilir'

Küçük çocukların yalanla gerçeği ayırt edemeyeceklerini ifade eden Emsey Hospital Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Seheryeli Yılmaz, anne ve babalara çocuğun kendisini zor durumdan korumak için yanlış bilgi vermesini 'yalan', çocuğu da 'yalancı' olarak adlandırmamalarını tavsiye etti. Çocukların söylediği yalanların masum ve hayal dünyasından kaynaklandığını ve sıklıkla olumsuz sonuçlardan kaçma amacı taşıdığını anlatan Uzm. Dr. Seheryeli Yılmaz, 'Öncelikle ebeveynler çocuğunu iyi tanımalı ve ona karşı sakin ve hassas olmalıdır. Çocuğunuzun yalan söylemesi durumunda; aşırı tepki göstermeden, sakin ve hoşgörülü bir yaklaşımda bulunmak ve çocuğunuzla bu konuyu konuşmak önemlidir. Aksi halde çocuk anne-baba öfkesinden kendini korumak için yalan söylemeye devam edebilir' diye konuştu.

Yaşlılara evde sağlık kontrolü yapıldı

Silivri Belediyesi Sosyal İşler Müdürlüğü Engelli ve Yaşlı Koordinasyon Merkezine bağlı sağlık ekipleri, düzenli olarak devam eden sağlık kontrolü çalışması kapsamında Değirmenköy Mahallesi'ni ziyaret etti.

'Diyabet karaciğer kanseri riskini artırıyor'

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli bölümünden Prof. Dr. Onur Yaprak, diyabet hastalığının karaciğer kanseri riskini artırdığına dikkati çekerek uyardı.

Aylarca enfeksiyon tedavisi gördü, nedeni herkesi şaşırttı

Zonguldak'ın Ereğli İlçesi'nde yaşayan ve inşaat işiyle ilgilenen Mehmet Durgut, 2011 yılında nefes darlığı ve çarpıntı şikayetiyle doktora başvurdu. Yapılan tetkikler sonrası kalp kapakçığında enfeksiyon teşhis edildi. İkinci kez ameliyat masasına yatan Durgut, bu kez kadavradan alınan kalp kapakçığı ile hayata döndü.

Kışın gripten egzersizle korunun

Çamlıca Medipol Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü'nden Op. Dr. Aybars Tekcan, 'Soğuk hava ile ortalama olarak 2-4 kilo alma eğilimindeyiz. Kış mevsiminde potansiyel kilo alma korkusunu hafifletmeye yardımcı olmasının yanı sıra soğuk havalarda dışarıda egzersiz yapmanın sağlımıza birçok yararı var.

Isıtıp ısıtıp yemeyin: Bakteriler hızla çoğalıyor

Öğünlerden artan yemeklerin en kısa zamanda buzdolabına alınması gerektiğini belirten Altınbaş Üniversitesi Gastronomi Bölümü Öğr. Gör. Merve İşeri Uzunoğlu, özellikle tavuk, dana eti, yumurta gibi yüksek riskli kabul edilen gıdaların yanı sıra neredeyse tüm gıdaların zehirlenmeye yol açma potansiyeli taşıdığını hatırlattı.

Prof. Dr. Dodurka: Virüsleri engelleyemeyiz ama korunabiliriz

Veteriner İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tamer Dodurka,  son günlerde artan virüs hastalıkları hakkında bilgilendirme yaptı. Küresel iklim değişiklikleri, çevre kirliliği, insan nüfusunun artışıyla birlikte insanların yaban hayvanlarının yaşama alanlarına daha fazla müdahale etmesi sonucunda hayvanlarda mevcut olan mikroplarla insanların karşılaşma ihtimalinin arttığını belirtti.

'Obezite körlüğe neden olabilir'

Obezitenin genel vücut sağlığı kadar göz sağlığını da bozduğunu söyleyen Best of Year Awards-Yılın En'leri Ödül Töreni 2020'de yaptığı obezite ve diyabet ameliyatları ile 'Yılın Başarılı Genel Cerrahi Uzmanı' ödülüne layık görülen Doç. Dr. Fatih Çiftçi, obezitenin körlükle ilişkisi olduğunu dile getirdi. Çiftçi, 'Yaş fark etmeksizin obezite genel vücut sağlığı kadar göz sağlığını da bozar. Çünkü obezite çocukluk yaşlarında başladığında, aşırı kiloyla geçirilen her an hayatınızın geneline yayıldığı için tehlike daha ciddileşir. Günümüz dünyasında aşırı kilolu birey sayısı 2,1 milyar iken obez birey sayısı 700 milyon kişidir. Bu rakamlar insan sağlığını obezitenin ne kadar tehdit ettiğini göstermektedir' diye konuştu.  

'Bitter çikolata gripten koruyor'

Ekim ve mart ayları grip mevsimi olarak biliniyor. Düşük bağışıklık sisteminin de tetiklediği gripten korunmanın yollarından birisi de iyi beslenmeden geçiyor. C vitamininden zengin portakal, ananas; mantar, likopenden zengin domates gibi birçok besinin gripten koruduğunu belirten Diyetisyen Buşra Mutlu, 'Kış hastalıklarından korunmada güçlü bir bağışıklık sistemi ve güçlü bir vücut direnci özellikle çok önemli noktalardan biri. Bitter çikolatanın içinde yoğun olarak bulunan kakao, kakaonun içerdiği fenolik bileşikler, bağışıklık sistemimizi ve vücut direncimizi artırıcı maddeleri içeriyor' dedi.

Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Nizamoğlu: Coronavirüs Türkiye'ye gelebilir

İstinye Üniversitesi 'Yeni Koronovirus Salgınlarına Genel Bakış' başlıklı bir panel düzenledi. Panelde, coronavirüsün belirtileri, riskler, korunma yolları tartışıldı. İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nuriye Fışgın virüsün hızlı yayıldığına ve aşı geliştirmenin zaman alacağına vurgu yaparken, Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kaya Sami Nizamoğlu, Türkiye'nin risk altında olduğunu dile getirdi. Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kaya Sami Nizamoğlu, coronavirüsün bulaşma hızının yüksek olduğuna dikkat çekerek Türkiye'ye gelebileceğini söyledi. Dr. Nizamoğlu, 'Geldikten sonra belli bir süre kendisini belli etmeyecektir, haberdar olmamız 2 ayı bulabilir' dedi.

Mikroçip teknolojisi ile baba olma şansı artıyor

Günümüzde tüp bebek tedavisi için başvuran hastaların yaklaşık yüzde 40 -45'inde erkek faktörünün bulunduğunu belirten Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erkut Attar, Amerika'da Türk bilim insanı tarafından geliştirilen mikroçip uygulamasının erkek kaynaklı kısırlık tedavisi açısından önemli bir adım olduğunu söyledi.Sperm sayı ve hareketliliğindeki azalmanın doğal yollardan gebelik şansının ortadan kalkmasına neden olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Attar, bu durumu ortadan kaldırmak için pek çok çalışmanın yürütüldüğünü aktardı.

Her 4 kişiden 1'i basur

Medicana Bahçelievler Hastanesi'nden Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Uğur Ekici, hemoroit hastalığı ve tedavi yöntemi hakkında bilgi verdi. Hemoroitleri, anüsün çıkış kısmında oluşan damar genişlemeleri olarak tanımlayan Dr. Ekici, 'Özellikle kış aylarında ve mevsim geçişlerinde bağırsak hareketlerindeki değişmelere bağlı olarak hemoroit hastalığı şikayetlerinde artmalar görülebiliyor. Toplumdaki 4 yetişkin bireyin 1'inde hemoroit görülüyor. Yaygın ve şikayetlerin olduğu aktif dönemlerde oldukça rahatsız edici, günlük aktiviteleri etkileyebilen bir hastalıktır' dedi.

KAŞINTI VE KANAMALARA DİKKAT

Hastalığın genellikle belirti vermediğini dile getiren Dr. Ekici, 'Sadece kaşıntı ve ara ara olan kanamalarla seyreder. Ancak hemoroit damarlarının genişlediği, ödemler nedeniyle şiştiği veya içerisinde kan pıhtısı oluştuğu zamanlarda şiddetli ağrı yapar. Hasta dışkılamaktan korkar çünkü her seferinde şikayetleri artar. Bu da kabızlığa yol açar. Aslında kabızlık hemoroidin en önemli sebeplerindendir. Ağrı, kabızlık ve kanamanın olduğu aktif dönemlerdeki kabız olma hali de hastayı bir kısır döngü içerisine sokar ve kabızlık nedeniyle şikayetler daha da şiddetlenir. Belirtileri hemoroit türüne ve derecesine göre farklılık gösterir. Dış hemoroidi olanlarda; anüs etrafında oluşan kaşıntı, ağrılı şişlik ve oturmakla artan ağrı yüzünden dışkılama esnasında kan görülebilir. Bu belirtiler genellikle birkaç gün içerisinde kendiliğinden kaybolur. İç hemoroidi olanlarda ise belirtiler daha az olabilir. Dışkılama esnasında kanama, genişlemiş hemoroit damarlarının dışarıya çıkması olabilir' diye konuştu.

HAREKETSİZ YAŞAM HEMOROİT NEDENİ

Karın içi basıncını arttıran tüm faktörlerin hemoroide neden olabileceğini söyleyen Dr. Ekici, 'Karın içerisinde oluşan kronik basınç artışları makattaki bölgesel kan akışını azaltarak anüs bölgesindeki kirli kan akışını yavaşlatır. Damardaki kan, önündeki basıncı aşamayarak normal yolunda kalbe doğru ilerlemekte zorluk çeker ve damarlarda göllenir. Zamanla damarlar genişler ve içerisinde kan pıtıları oluşur. Karın içi basıncı arttıran en önemli sebepte kronik kabızlıktır. Kabızlık esnasında ıkınmalar ve bağırsaklarda kalan gaita karın içi basıncı arttırır. Ayrıca gebelik ve doğum anne karnındaki basıncı artırarak kadınlarda sıklıkla hemoroide neden olur. Hemoroidin en sık sebepleri bunlar olmakla birlikte ayrıca; hareketsiz yaşam, ata binmek, bisiklet sürmek gibi bazı spor etkinlikleri de hemoroide neden olabilir. Ayrıca tuvalette uzun süre kalmak hemoroit için kolaylaştırıcı bir faktördür. Şikayetlerle başvuran genç hastalarda görsel muayene tanı için yeterli olmaktadır. Ancak 40 yaş üzerinde olan ve kronik kabızlığı olan hastalarda barsak kanserleri veya başka önemli hastalıkların birlikteliğini araştırmak amacıyla kolonoskopi önerilir' ifadelerini kullandı.

'BOL SIVI TÜKETİN'

'Hastaların birçoğu muayene olmaktan korkuyor, çekiniyor veya utanıyor o yüzden tanı geç konuluyor. Bu da hastalığın ilerlemesine neden oluyor. Zamanında tedavi edilmeyip ilerleyen hemoroitler ise derecesi arttıkça daha fazla ağrıya ve kanamaya neden olmakta hatta uzun süren kanamlar sonucu kansızlık gelişebilmektedir. Bağırrsak fonksiyonlarının ve nedenlerden biri olan kabızlığın düzeltilmesinde, hastalığın derecesine göre, Band Ligasyonu, cerrahi yöntem veya lazer kullanılan başlıca tedavi yöntemleridir. Hastalıktan korunmak için; beslenme tarzı kabızlığı engelleyen türde olmalı, bol sıvı tüketilmeli ve lifli gıdalara ağırlık verilmeli.  Kırmızı et ve unlu mamüller, pilav makarna gibi bol karbonhidratlı besin tüketimi azaltılmalıdır. Tuvalette uzun süre kalınmamalıdır. Dışkılama ertelenmemeli dışkılama ihtiyacı olduğunda tuvalete gidilmelidir. Dış hemoroit uzun süre oturmakla ilgilidir ve uzun süre oturmaktan kaçınılmalıdır. Günlük yapılan hafif sporlar ve yaşam biçiminde yapılan değişiklikler ile hemoroitten korunmak veya etkisini azaltmak mümkün olacaktır' dedi.

Toplam 360 haber.